Hz.Bilal'in Sesi
En çok sevdiği kölesiydi Habeşli Bilal. Öyle çok severdi ki onu birçok ticari kervana mutlaka Bilal’i koyardı başında öyle gönderirdi çok güvenirdi. Kervanlardan bir tanesinde Hz. Ebubekir’le halleşirken konuşurken Bilal İslamın güzellikleriyle tanıştı ve döndükten sonra Mekke’de müslüman olmayı tercih edince Ümeyye Bin Halef’in en çok sevdiği kölesi en büyük düşmanı haline gelivermişti. Türlü işkencelerin türlü eziyetlerin arkası kesilmediği günlerden bir gün Hz. Ebubekir oracıktan geçerken bu eziyetlere şahit oldu ve yaklaştı ona dedi ki=
-Ey Ümeyye dünya servetine ne istersen söyle Bilal’i bana geri ver.
O da dedi ki=
-Ben serveti değişecek değilim o beceriksiz gereksiz köleyi senin güçlü ve güzel kölen Amed’i ver, al bu lüzumsuz senin olsun deyiverdi.
Hz Bilal’i aldı Hz. Peygamberin yanına getirdi, o gün başı doğunun saadeti ve güzelliği Hz. Peygamberin vefatına kadar geçen saadet ve huzur Bilal’in ezan okuyuşunun karşılığıydı. Lakin Hz. Peygamberin vefatından sonra bir kez daha ezan okumaya gücü yetmeyecek kadar hüzünlenen Habeşli Bilal. Öyle dokunmuştu ki ona ne zaman Eşhedü enne Muhammederrasulullah diyecek olsa dizlerinin bağı çözülür gözlerinden yaşlar dökülürdü. Hasrete dayanamayacağı sokaklarda geziyordu. Çünkü o sokaklarda görmüştü Nebiyi ve sevmişti. En sonunda gitmeye karar verdi, tam Şam’a hicretinin öncesinde önüne düştü Ebubekir halifeliği döneminde.
-Ey Bilal nereye gidersin bizi bırakıp seni gördükçe Nebi’yi hatırlarız sesini duydukça o günleri anımsarız bizi bırakıp gitme. Önüne dikilen Ebubekir’e şöyle seslenecekti=
-Sen Ümeyye’nin elinden aldığın gün beni azletmemiş miydin? Kölensem Medine’deyim ve yanındayım. Eğer o gün beni azad etmişsen bırak bu şehirden gitmeliyim deyip gidecekti Şam’a. Lâkin bir gün düşüne üşecekti Nebiler Nebisi güzeller güzeli. Özlemedin mi beni Ya Bilal. Seni beklemedeyiz daha ne kadar bekleyeceğiz deyice yola düşecek ve onu ziyarete gelecekti ve Hz. Hasan ve Hüseyin karşılayacaktı onu Medine’de ve bir ricada bulunacaklardı ki, diyeceklerdi ki, ölmeden senden bir dileğimiz ve isteğimiz var, bir kez daha bir sabah ezanı dinlemek isteriz şu sağ kulaklarla sen ve ben sağken. O da diyecekti Ey Peygamber Güzelleri, hiçbir güç bunu bana yaptıramazdı ama sizi kıracak değilim. Yarın inşaallah Sabah namazında sabah ezanı okuyacağım diyecekti. Lâkin yine Eşhedü enne Muhammederrasulullah deyince yığılacaktı yere güçlükle.
Ona öyle dokunmuştu onun yokluğu. Onu öyle sarsmıştı onu öyle üzmüş hüzünlendirmişti.
Onun yokluğunda onun adıyla anılan şey ezan okumaktı, o bunu yapamaz hale gelecek kadar hüzün içine gark olan bir Bilal’di.
Lâkin bugünün mücrimleri bizler O’nun yokluğu bize dokunmuyor olmalı ki hâlâ avaz avaz bağırmaya devam etmekteyiz.
Dokunmuyor galiba yalnızlık bana!..
Uzanmıyor ellerine ellerimiz…
Oysa senden sonra susmuştu Bilal’in sesi…
ben hâlâ avaz avaz bağırmaktayım!!!
Senden sonra susmuştu Bilal’in sesi…
Ben hâlâ avaz avaz bağırmaktayım
Biz hâlâ avaz avaz bağırmaktayız
Mustafa Cihat
Sitemizde sanatçıya ait toplam 15 eser bulunmaktadır. Sanatçının sayfasına gitmek için tıklayın.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.